28 Ocak 2012 Cumartesi

İNCİ SOKAĞI



Kitabın Arka Kapak Yazısı

"Trevanian tiryakisi aslında alışılmadık harika bir tiptir: doğal seçkincidir, sinik olmaktan çok, gerçekçiliğin saldırısına uğramış bir idealistir, farklı bir trampetin temposuna uyarak yürüyen biri olmaktan çok, tek kişilik bir geçit töreninde kendi davulunu çalarak yürüyen kişidir.
-Trevanian-

Otuzlu yılların ekonomik krizi ve savaş yıllarında yıkık dökük bir mahalleden geçen hayatlar ile pencere önünde dinlenen radyo programları, müziği, şarkıları ve piyesleriyle küçücük bir kutudan çıkan dünya kadar hayalgücü...

Kendilerini kurtaracak olan "gemi"yi bekleyerek çaresizlik içinde yaşayan, yoksulluğun ve yoksunluğun fonda aktığı "küçük" insanların büyük" Amerikan rüyası...

Trevanian'ın ölümünden hemen önce yayınlanan son romanı İnci Sokağı, gerçek hayatına göndermeleriyle otobiyografik bir özelliği barındırıyor ve her zamanki dil, kurgu ve zaman kaydırmalarıyla birlikte bu sefer Dickens ve Steinbeck'vari klasik bir dille gizemlerle dolu yaşamının ilk yıllarına ışık tutuyor. En başa dönüyor. Müthiş gözlemler, ayrıntılı betimlemelerle koca bir dünya sığdırıyor çocukluğunu geçirdiği dar sokaklara...

Okur Yazar Nane Şekeri kitap hakkında der ki…

Beni okuduğum Trevanian kitapları içerisinde en çok etkileyen İnci Sokağı olmuştur.

Demiştim ya çoğu kişi Şibumi ve Katya’nın Yazı arasında sıralama yaparlar, benim için ise en etkileyici olanı başkasıdır .İşte bu kitaptır okuduktan sonra Trevanian dediğimde ilk aklıma gelen.

Güzel anlatımını bu kez küçük bir çocuğun ( kendi çocukluğunun ) gözünden sunuyor.

Amerika’da büyük bunalımın yaşandığı yıllarda annesi ve küçük kız kardeşi ile yaşamını,ilişkilerini, çok zeki bir çocukken vazgeçmek zorunda kaldıklarını…Çok etkilenmiştim.İçime işlemişti.

Ekonomi formasyonundan uzak bir mühendislik eğitimi aldım.Sonrasında bu eksiği gidermek için mba yaptım.Master programındaki dersler ile tanıştığımda özellikle ekonomi ve tarihini işlerken 1930 lu yılların büyük bunalımını da detaylı olarak öğrenmiştim.Bu kitabı tesadüfen o dönemde okudum.Bir taraftan derste öğrenilenler,anlatılan örnekler diğer tarafta bu yılları yaşamış en sevdiğim yazarın çocukluğunu kendi anlatımından okumak.O dönemi neredeyse yaşamıştım.

Yeniden kitaba dönersek yaşanmış zor yıllar üstelik bir çocuğun gözünden okuyucuyu duygusallığa boğmadan anlatılıyor.

Benim en çok etkilendiğim ise kitabın başlangıcıdır.Aynı zamanda ilk bölümün de adıdır.Yeşil Pasta!
Küçücük bir çocuğun hayali ve hayalinin nasıl sonlandığı…Çok etkilenmiştim.

Genellikle bahsettiğim kitaplarda mutlaka okuyun, kaçırmayın diye yönlendirmeler yapmaktan hoşlanmıyorum.Ama bu kitap için istisna yapacağım.Okuyun  yaa!

Keyifle okumalar…

6 yorum:

  1. Gercekten merak ettim, okumak isterim:)

    YanıtlaSil
  2. Otobiyografik bir kitapsa mutlaka okunur diyorum. Bende merak ettim ve bu arada Katya'yı aldım :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. valla ben de okunur diyorum Aslı :)

      Katya hakkındaki düşünce ve yazını mrakla bekliyorum :)

      Sil
  3. Ben Trevanian'ı okunacak yazarlar listeme aldım. Ama bilmem neden son yıllarda roman okuyamıyorum. İlk okuyacaklarımdan biri o olacak tekrar başladığımda. Teşekkürler.

    YanıtlaSil
  4. Hande, yorum için ben teşekkür ederim :) Trevanianı bence herkes okusun :)

    YanıtlaSil